MİKRO SANAT

MİKRO SANAT
l’art pour l’art belki daha önce duyduğunuz bir slogan olmayabilir ama “Sanat için sanat” veya “sanat, sanat içindir” desek herkes duyduk diyecektir. Sanat, en genel anlamıyla yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesi olarak anlaşılır. Tarih boyunca neyin sanat olarak adlandırılacağına dair fikirler sürekli değişmiş, bu geniş anlama zaman içinde değişik kısıtlamalar getirilip yeni tanımlar yaratılmıştır. Bugün sanat terimi birçok kişi tarafından çok basit ve net gözüken bir kavram gibi kullanılabildiği gibi akademik çevrelerde sanatın ne şekilde tanımlanabileceği, hatta tanımlanabilir olup olmadığı bile hararetli bir tartışma konusudur. Sanat sözcüğü genelde görsel sanatlar anlamında kullanılır. Sözcüğün bugünkü kullanımı, batı kültürünün etkisiyle, İngilizcedeki “art” sözcüğüne yakın olsa da halk arasında biraz daha geniş anlamda kullanılır.
Günümüz de sanat çok yalın ve net bir anlam taşımamaktadır. Herkes baktığı pencereden ve kullanmış olduğu teknikler ile sanatı içsel olarak tanımlamaktadır, tıpkı size bahsedeceğimiz mikro heykeltıraş 51 yaşındaki David Alan Lindon gibi…
Lindon, bir imalat şirketinde üretim mühendisi olarak çalışmaktadır. Uçak endüstrisinde hassas cihazlar ile çalışırken geliştirdiği becerileri ile bir anda her türlü şeyi şekillendirirken ve yontarken buluyor kendini. Eski bir mikroskop kullanarak, hayatın tanıdık veya hayatta hiç yer almayan objeleri çılgın bir bilim adamı gibi oluşturmaya başlamış. Ailesini etkilemek için şekiller yapmaya başlayan Lindon, ailesinden gelen eleştiriler ile daha iyisini yapmak için sürekli çalışmış ve günümüzde iğne gözüne küçük bir dalmaçyalıyı işleyerek ses getirmiştir. Etkileyici Dalmaçyalı’nın yanı sıra David, bir dalın üzerine tünemiş küçük kırmızı bir papağan, bir iğnenin ucunu kucaklayan kırmızı gözlü bir ağaç kurbağası ve bir iğnenin gözünün içine bir Grenadier Muhafızı dikmiştir. Heykelleri, kendi yaptığı el aletleri kullanılarak yaratan ve kullandığı her mikroskobu kendi özel gereksinimlerine uyacak şekilde değiştiren Lindon sanatını olabildiğince çeşitlendirmeyi seviyor.