Dünyaya Zarar Veren Yargılanmalı
Dünya, dünyamız her geçen gün bizlerden yardım istiyor… Bağırıyor, çağırıyor ama biz ne kadar duyuyoruz? Ekolojik zarar, büyük ölçekli hasar, ekosistemlerin yok edilmesi veya kaybı gibi konular Avrupa’ da suç olarak tanımlanmak üzere adımları atılıyor.
Dünyanın sorunu sadece atıklar değildir. Ormanların yok edilmesi, su kaynaklarının sorumsuzca tüketilmesi, enerjinin hiç bitmeyecek gibi kullanılması, betonlaşmanın durmaksızın devam etmesi, sanayileşmenin kontrolsüz büyümesi ve benzeri bir çok olay dünyamızı yok etmektedir. Plastik atıkları kontrol altına alabilirsiniz, geri dönüşümünü sağlayabilirsiniz, peki Amazon ormanlarının bir çıkar için yakılmasını önleyebilirmisiniz? Tabii ki önleyebilirsiniz… Nasıl mı? Bu tarz eylemleri suç olarak nitelendirirseniz ve bu suçun yargılanmasını sağlarsanız tabii ki önleyebilirsiniz.
Bölgesel olarak, ülke olarak o coğrafyanın kriterleri dikkate alınarak bir çok standart belirlenerek sürdürülebilirlik adına adımlar atılmasının mümkün olduğunu düşünüyoruz. Bazı örnekleri size sunmak isteriz;
Deepwater Horizon patlaması, 2010
Meksika Körfezi'ndeki "Deepwater Horizon" petrol platformunda Nisan 2010'da meydana gelen ve 11 işçinin de yaşamını yitirdiği patlama, eşi benzeri görülmemiş bir çevre felaketine yol açtı. Bilim insanlarına göre tam 15 milyon litre ham petrol masmavi sulara karıştı; yani yaklaşık 70 bin ile 100 bin varil arası. Kuyu patlamadan 85 gün sonra ancak kapatılabildi. Hasar öyle boyuttaydı ki yıllar boyunca bu körfezde balıkçılık yapabilmek mümkün olamadı. Tahminlere göre yüzbinlerce canlı da korkunç şekilde telef oldu.
Oppau patlaması, 1921
Almanya'nın Oppau bölgesindeki ünlü BASF fabrikasında, 21 Eylül 1921'de tam 4.500 ton amonyum nitrat ve sülfat karışımı patladı. Patlamanın sesi 300 km öteye kadar duyulmuş, bütün fabrikayla beraber çevredeki tüm binalar da yerle bir oldu. Patlamanın 30 km ötesinde dahi cam kırıklıkları yüzünden trafik durdu. 600'e yakın kişi hayatını kaybetti; 2.000 kişi yaralandı ve 6.500 kişi de evsiz kaldı.
Exxon Valdez kazası, 1989
Exxon Valdez tankeri, 24 Mart 1989'da California'ya doğru ilerlemekteyken Alaska'da sıkışarak bir resife çarptı. Birkaç gün içerisinde 11 ila 38 milyon galon petrol denize saçılmıştı; yani 42.000 ila 144.000 m3. Bu nedenle yeryüzünün başına insan eliyle açılmış en büyük felaketlerden biri kabul edilir. Kazanın ardından, 100.000 - 250.000 deniz kuşunun, en az 2.800 su samurunun, 300 fok, 247 kartal ve 22 balinanın telef olup öldüğü rapor edildi. Balık ve somonları ise sayabilmek mümkün olamadı... 2010 yılında bile halen civardaki kum ve topraktan petrol çıkmaya devam ediyordu.
Love Canal toksik felaketi, 1953
Hooker Chemical Company isimli firmanın, 1940 ve 1953 yılları arasında New York'un kuzeybatısında bulunan Love Canal hendeğine tam 22.000 ton zehirli atık boşalttığı ortaya çıktı. Niagara civarlarından çocuk ve yetikşin yüzlerce insanın benzer şikayetlerle ard arda hastanelere akın etmeye başlaması kuşku uyandırmıştı. Lösemi, astım, epilepsi ve daha pek çok hastalık oranında anormal bir artış vardı. Biraz araştırılınca, sebebi bulundu. Su ve topraktan alınan numunelerde benzen ve dioksin gibi son derece zehirli maddelerin yanı sıra, yüzlerce farklı kanserojen bileşime çok yüksek miktarlarda rastlandı. Yüzlerce ölüme sebep olan bu felaketin ardından, bölge tamamıyla boşaltıldı; karantinada tutuldu ve temizlenebilmesi yıllarca mümkün olamadı.
Minamata Felaketi, 1932
Japonya'nın Minamata şehrinde, Chisso Corporation isimli şirketin, 30 yıla yakın bir süre boyunca tüm endüstriyel atıklarını denize boşaltması, ileri düzeyde zehirli olan metil-civanın körfezdeki tüm deniz ürünlerinde birikmesine yol açtı. Bu deniz ürünleriyle beslenen halk ve hayvanların tamamı cıva zehirlenmesine uğradı. Felaket, Minamata hastalığı denen ve 1956'da keşfedilen korkunç bir hastalığa yol açtı. Yüksek miktarda cıvaya maruz kalmanın etkisiyle gerçekleşen bu nörolojik hastalık, görme kaybından vücut felcine, komaya ve ölüme yol açıyor. 2265 kişiye Minamata teşhisi koyuldu; bunların 1784'ü hayatını acı içinde kaybetti.
Halifax Patlaması, 1917
Cephane ile dolu bir Fransız kargo gemisinin Halifax limanında patlaması sonucu oluşan felaket, 2000 kişiye ölüm getirdi. 9000 kadar kişi de yaralandı. Patlama limanda tsunami yarattı ve havanın sıkışarak ağaçların kopmasına, demiryollarının eğrilmesine yol açan bir rüzgarı ortaya çıkardı.
Kuveyt petrol yangını, 1991
1991'de Irak askeri güçleri, Körfez Savaşı'nın ardından Kuveyt'ten geri çekilirken 700 civarı petrol kuyusunu ateşe verdi. 7 ay sonra, bunların daha ancak 400 civarı kontrol altına alınabilmişti. Yaklaşık 1 milyar varil petrolün yandığı tahmin ediliyor. Bu, bilim insanlarına göre dünyanın "nükleer kış"ıdır. Bölge aylarca cayır cayır yandı; olduğu gibi siyaha büründü. Neredeyse Kuzey Yarımküre'nin tümünde yangının dumanı dolaştı; asit yağmuru olarak şehirlerimize indi.
Grandcamp patlaması, 1947
Teksas patlaması olarak da bilinen olayda, 2300 ton amonyum nitrat taşıyan Fransız bandıralı Grandcamp, Teksas limanında korkunç bir şekilde patladı. Liman yakınlarında 600 civarı insan öldü; bir kısmı teşhis dahi edilemedi. 5000'e yakın kişi yaralandı; 2000 kişi evsiz kaldı. Halen çoğu insan bunu ABD'de gerçekleşen en büyük endüstri felaketi olarak anıyor.
Çernobil nükleer felaketi, 1986
26 Nisan 1986. Çernobil Nükleer Santrali'nin 4. reaktöründe meydana gelen patlama, etkisi upuzun yıllar boyu sürecek bir felakete yol açtı. Reaktörün patlamasıyla ortaya çıkan radyasyon, Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan atom bombalarından tam 200 kat daha etkiliydi. Rusların uzunca dünyadan saklamaya çalıştığı felaket, İskandinav semalarında anormal düzeydeki radyasyonun fark edilmesiyle açığa çıktı. İlk aşamada 31 kişinin ölümüne sebep olan patlamada, kurtarma ve temizleme çalışmalarına katılan 4000 kişi, 1 sene içinde hayatını kaybetti. Ukrayna, Rusya ve Belarus'ta 2004 yılına kadar 18 yaş altı 4000 çocukta tiroit kanseri vakası görüldü. Sayısız çocuk, yetişkin ve hayvan mutasyona uğradı. Bilim insanları, 30.000 ile 60.000 arasında insanın Çernobil’in sebep olduğu kanser türlerinden dolayı öleceğini tahmin ediyor. Felaketin ardından Türkiye de, kanser oranının çok ciddi bir şekilde artacağı ve etkileri günümüzde bile devam eden bir döneme girmiş oldu. 1986'daki kanserli hasta oranı, 1987'de Marmara Bölgesi'nde iki, Karadeniz'de üç katına çıktı ve çok sayıda insanımızın da ölümüne sebep oldu.
Bhopal felaketi, 1984
2 Haziran'ı 3 Haziran'a bağlayan gece Hindistan'ın Bhopal bölgesinde bulunan pestisit fabrikasında meydana gelen bir kazanın yol açtığı zehirli gaz sızıntısı, saatler içerisinde 4000'e yakın insanın ölümüne sebep oldu. 550 binden fazla kişi etkilendi. İki hafta içerisinde, tam 8000 kişi ölmüştü. Ve uzmanlar bir 8000 kişinin daha, sonradan bu gaz zehirlenmesin bağlı olarak öldüğünü tahmin ediyor. Bhopal, halen daha dünyanın en büyük ve bir numaralı endüstri felaketi kabul edilir.