Poliüretan Atıklarına İkinci Bir Şans
Gün geçmiyor ki zeki insanlar, geri dönüşüme yeni yöntemler bulup, katkı sağlamasın. Bu sefer bahsedeceğimiz yöntem, ilerleyen yıllar için öncü olacaktır. Geri dönüşümü zor olan türlere, ikinci bir şans vermeyi amaçlayan bu proje bir hayli dikkat çekici.
Poliüretan; boyalar, köpük şilteler, koltuk minderleri ve yalıtım gibi geniş bir malzeme yelpazesinde kullanılır. Bu çeşitli uygulamalar büyük miktarda atık ortaya çıkartır. Illinois Üniversitesi’ndeki bir ekip, poliüretan atıklarını parçalamak ve diğer faydalı ürünlere dönüştürmek için bir yöntem geliştirdi.
Araştırmacılar bulgularını Amerikan Kimya Derneği Ulusal Toplantısı ve Fuarı’nda rapor edecekler. Yalnızca ABD’de, her yıl 1,3 milyon ton poliüretan atığı üretilmektedir. Bu atıkların sonu genellikle ya çöplüklerde biter ya da yakılırlar. Bugüne kadar, yüksek enerji gerektiren ve toksik yan ürünler ortaya çıkartan birtakım işlemlerden geçiyordu.
Araştırmayı yöneten kimya profesörü Steven Zimmerman’ın laboratuvarında yüksek lisans öğrencisi olan Ephraim Morado, “Poliüretanı yeniden ele alarak atık sorununu çözmek istiyoruz” dedi. Poliüretanlar, parçalanması zor olan iki bileşenden oluşur; azot, karbon ve oksijenden oluşan izosiyanatlar ve poliol denilen alkol grupları.
Morado, “Poliol genellikle petrol esaslıdır ve parçalanabilir değildir.” diyor. Bu zorluğun üstesinden gelmek için, ekip poliole daha kolay bozulan bir kimyasal birim olan bir asetal ile müdahale etti. Poliüretanlar suya dayanıklı olduklarından, araştırmacılar su dışındaki çözücülerde parçalanan asetal bir çözelti icat ettiler. Morado, “Bileşene bir trikloroasetik asit ve diklorometan kombinasyonu eklediğimizde, malzeme oda sıcaklığında şişer ve hızla bozunmaya başlar.” dedi.
Oluşan bozunma sonucunda ortaya çıkan ürünleri, daha sonra yeni malzemeler içim hammadde olarak kullanabiliyoruz. Örneğin araştırmacılar lastik bantlarda, ambalajlamada ve otomobil parçalarında kullanılan bir tür poliüretan olan elastomerleri, bir tutkal haline getirdiler.
Zimmerman, “Yaklaşımımızdaki zorluklardan biri, başlangıç malzemesinin pahalı olmasıdır.” dedi. “Bunu başarmak için daha iyi ve daha ucuz bir yol bulmaya çalışıyoruz. İkinci engelimiz bir patent almak ve onu ticarileştirmekle ilgilenen birini bulmak olacak.”
Araştırmacılar aynı tekniği diğer poliüretan malzemeler üzerinde de test ediyorlar. Ayrıca bozunmayı gerçekleştirmek için, sirke gibi daha yumuşak çözücüler kullanma amaçları bulunuyor. Zimmerman, “Poliüretan malzemeler, izosiyanatın kimyasal yapısına bağlı olarak farklı özelliklere sahiptir” dedi. “Buna göre asetalin yapısını değiştirebiliriz.”
Her yöntem, buluş anında işe yaramak zorunda değildir. Bazen sadece ilk domino taşı olabilirken, bazen de son düşen taş olabiliyor. Tıpkı önceki sayılarda bahsettiğimiz, “Bilardo Toplarının Fildişinden Plastiğe Geçişi” yazımızda olduğu gibi. Çıkış amacı farklı olup, daha büyük bir amaca dönüşen fikirlerdir şu anki dünyayı şekillendirenler.