Yapay Dokular

Artık her masada nerdeyse bir 3D yazıcı görmek mümkün. Profesyoneller veya amatörler, sanayi veya eğlence dünyası her alan bütün kitleler 3D yazıcıları kullanmaktadır. Büyüleyici havasını yitirmiş olan 3D yazıcılar artık hayatımızın bir parçası.

Sağlık sektörü 3D yazıcılardan en fazla yararlanan sektördür desek yanlış olmaz herhalde. Pandemi süresince bir çok hayat kurtarmanın yanı sıra aynı zamanda sağlık sektöründe bir çok alanda araştırmalar ve ürün üretimi için tek çözüm yoludur.

Tıbbi yenilik için ilham her yerden gelebilir. Örnek olarak, University at Buffalo araştırmacıları , 3 boyutlu yapay doku oluşturmak için çocuk kitaplarından esinlenerek yeni bir yöntem geliştirdi. Bir dizi deneyde araştırmacılar, çeşitli üç boyutlu polimerik yapılar üretmek için sıkıştırıcı burkulma yöntemini kullandılar. Bunlar, bir kutu ve bir piramit gibi basit şekillerin yanı sıra bir ses dalgası ve bir ahtapotu andıran sekiz ayaklı bir tasarım gibi daha karmaşık gösterileri içerir. Yöntemin doku mühendisliğindeki faydasını göstermek için ekip, osteon benzeri bir yapı oluşturdu. Osteon, kemik dokusunun temel yapı birimidir ve mineral kemik iskelesinde seyrek olarak dağılmış osteositler ile karakterize edilir. Her osteosit, lakuna olarak bilinen küçük bir boşlukta bulunur ve farklı osteositler, kemik iskelesindeki küçük kanallar olan kanaliküller aracılığıyla bağlanır.

Buffalo Üniversitesi'nin izniyle University at Buffalo araştırmacıları tarafından geliştirilen yapay doku yöntemi Buffalo Üniversitesi'nde biyomedikal mühendisliği doçenti olan PhD, Ruogang Zhao, sonuçların önemli olduğunu söyledi, çünkü çoğu doku mühendisi, insan dokusunun hacmini temsil etmeyen çok ince yapay doku oluşturmak için iki boyutlu doku üretim yöntemlerine güveniyor. Bu yapay doku modellerinin düzlemsel doğası, hastalık modelleme ve ilaç testlerinde uygulamalarını sınırladığını söyledi. Çalışmanın yazarlarından Zhao, "Yeni bir sayfa açtığınızda, güç yaratırsınız. Bu kuvvet, figürün ayaklarını çekerek kıvrımların açılmasına ve figürün dışarı çıkmasına neden olur" dedi. "Bu çalışma ile aynı prensibin yapay olarak tasarlanmış dokuya da uygulanabileceğini gösterdik." Sıkıştırıcı burkulma yöntemi, iki boyutlu bir yapay dokuyu, önemli kalınlığa sahip üç boyutlu bir yapay dokuya hızla dönüştürmek için kullanılabilir, böylece araştırmacıların daha gerçekçi doku oluşturmasına olanak tanır ve doku mühendisliği ve rejeneratif tıpta yeni olanaklar açar. Zhao ayrıca, üretim hızı ve uzamsal çözünürlük açısından 3B biyobaskı gibi diğer 3B doku mühendisliği yöntemlerinden daha iyi performans gösterme potansiyeline sahip olduğunu söyledi.

Basit ama bir o kadar da etkili bir yapıya sahip olan 3D yazıcılar artık bizi şaşırtmıyor hatta elimizden gelse evlerimizi bile 3D yazıcılar yapsın diyeceğiz, çünkü 3D yazıcılar ile limit yoktur.